SU AKAR YATAĞINI BULUR

 Şu son günlerde yaşanan bu kadar patırtı, gürültü içerisinde hepimiz çok yorulduk.


Her seyrettiğimiz, her okuduğumuz hadise karşısında şaşkınlığımız daha çok arttı. Ne kadar kendimizi bu yaşanan olayları izleyip dinlememek için dizginlesek de hepimizin kafasında söyleyecek bir çift sözün temelini oluşturan fikirlerimiz oluştu. Dolayısıyla bu ülkede yaşayan her insan ama direkt ama endirekt vaziyette, ciddi şekilde etkilendi vuku bulan tüm hadiselerden.

Yaşananlar aslında herkesin, sezdiği, kafasında iyi kötü şekillendirdiği, bildiği, belki söylemeye cesaret edemediği, belki de şahit olduğu olaylar silsilesiydi. Ama bunların bir anda deşifre edilerek tüm kamuoyunda paylaşılması şok etkisi yarattı ister istemez. Kimisi tüm yaşanan hadiselerden dolayı oh olsun derken, kimisi de yok olay görüldüğü gibi değil diyerek savunmada kalmayı tercih ediyor.

Aslında yaşanması gerekiyordu bu olayların, doğrunun, gerçeğin meydana çıkabilmesi için. Su belkide yolunu buluyordu. Her ne kadar yaşayanlar için zor olsa da her şey gün yüzüne çıkmalıydı. Bizler şu gerçeğin farkına varmıyoruz, ya da varmak istemiyoruz. Her gerçeklik eninde sonunda bir gün ortaya çıkar. Hiçbir şey yaşadığımız dünyada gizli, saklı kalmaz, kalamaz.

Yaşadıklarımız, yaşattıklarımız bir şekilde, ama öyle ama böyle karşımıza çıkar. Her ne kadar güçlü olduğunuzu düşünseniz de ilahi düzen bu şekilde kendini hep hatırlatacaktır zaman içerisinde. Ve eğer farkındalık sahibiyseniz, başınızı ellerinizin arasına alarak nerede yanlış yaptığınızın farkına varırsınız.

Toplumun her kesimiyle birebir iletişimde olan bir insan olarak kendi adıma şunu söyleyebilirim ki, konuştuğum her insan gelecekten çok umutsuz. İnsanlar umutlarını, ümitlerini kaybetmiş durumdalar. Müthiş endişeli, mutsuz insan profilleri görüyorum etrafımda. Bu kadar da olmaz diyen pek çok insan tanıyorum.

Mutsuz insanların yetiştirdiği yada yetiştirmeye çalıştığı evlatlarının geleceğiyle de alakalı kaygı taşıyor olmaları bir başka sorun olarak çıkıyor karşımıza. Ben kendi geleceğimi garanti altına alamazken, çocuklarımın hali ne olacak diyerek endişe duyuyorlar. Ve ister istemez yaşanılanlarla kendi yaşamlarını kıyas ediyorlar, sorguluyorlar.

Devlet içinde devlet istemiyor hiç kimse. O bunu demiş, şu şunu yapmış, bu bunu söylemiş derken ne kadar çok insanlıktan çıkıldığının farkına varıyorsunuz bir süre sonra.

Değer yargıları, ahlaki düzen çoktan bitmiş tükenmiş. Yetiştiğiniz, öğrendiğiniz tüm gerçeklerin çoktan tükenip bittiğine şahit oluyorsunuz, tüm bu yaşananların içerisinde. Tek düzen içerisinde, bir noktada buluşamadığınızı görmek, işin ne kadar da vahim olduğunun göstergesi.

Her yerin her şeyin güllük gülistanlık olmadığının farkında insanlar. Herkesin söyleyecek bir çift sözü var. Birlik ve beraberlikten ne kadar uzak olunulduğunun bilincinde. Ben yine de tüm bu olumsuz gibi görülen hadiselerin sonunda çok güzel bir geleceğin bizleri, çocuklarımızı ve toplumumuzu beklediğini görmeyi can-ı gönülden diliyorum.

Biliyorum, her doğum sancılıdır. Bu sancılı günler, çok güzel günlere bırakacak yerini.

Sevgilerimle...(2014)



Yorumlar

Popüler Yayınlar